Kendimizi her gün içinde bulduğumuz ve bir iki saat bile ayrı kaldığımızda eksikliğini fark ettiğimiz teknoloji ve iletişim dünyasının tamamının aslında algoritmadan ibaret olduğunu söylesek yanılmayız. Hatta daha da ileriye giderek, içinde bulunduğumuz ekolojik sistemden tutun, biyolojik, psikolojik ve her türlü bilimsel alanın oturduğu platformun algoritmalarla ifade edildiği de hipotezden öte  bir gerçeklik artık. Etrafımızda gördüğümüz her şeyi kendi hayat döngüsü içinde algoritma ile ifade edebiliriz. Burada gördüğümüz gerçek, algoritmanın gücü.

Farkında olarak veya olmayarak, hayatımızın her anında verdiğimiz kararlarda, yaptığımız analizlerde algoritmik bir düşünce içindeyiz. Sorguluyoruz. Mantık kuruyoruz. Adım adım ilerleyerek varmak istediğimiz noktaya en uygun olan yolu arıyoruz. Sonra oradan yürüyoruz.

Bir yaşındaki bebek bile istediği bir objeye ulaşabilmek için kendi düşünce sisteminde bu yollardan ilerliyor. Beynimizin işleme ve uygulama mekanizması buna göre programlanmış. Yaş ve konum fark etmeksizin hayatımızda hep problem çözme ve çözüm akışı oluşturmayı kullanıyoruz.

Bu genel bir durum. En temelde bunu kullandığımız gibi, iş veya eğitim hayatının sorunları ve karmaşası içerisinde yeterli olmadığımızı düşündüğümüz konularda da gerekli algoritmayı geliştirebilmek ve optimumu yakalamak pek de kolay olmuyor. Bunu çözmek için bazen kendi çabalarımızla başarılı gördüğümüz arkadaş veya kişilere danışarak yol alıyoruz. Bazen de genel geçer düzen içerisinde deneme-yanılma yoluna giderek kendi uygulamamızı deneyimliyoruz. Başarılı veya başarısız olmayı bir kenara koyalım; konuya gelişimsel baktığımızda o tecrübenin  bizde oluşturduğu etkiyle bir sonraki problemde eski biz olmuyoruz. Burada yaptığımız bir nevi algoritmayı geliştirmek. Kendimizi güncellemek.

Tecrübeyle otomatik olarak gelişen algoritmik düşünme becerisi, eğer isterseniz ve üzerine eğilirseniz teknik olarak da gelişebileceğiniz bir durum. Tecrübelerin kazanımlarını uygulamak takdir edersiniz ki oldukça zaman alıcı. Dolayısıyla hayatınızda profesyonel olmanız gereken alan çoksa, algoritmik düşünme becerinizi öğrenerek geliştirmeniz sizin için daha yararlı olacaktır. Böylece hedeflerinize giden yolda daha rahat ve sorunsuz ilerlemeyi sağlayabilirsiniz. Zaman ve enerji kayıplarını en aza indirerek, performans grafiğinizde ciddi yükselmeler görebilirsiniz.

Hayatta mantıksız hareket ederek başarıyı yakalayan bir örnek var mı? Sıradışı şanslı olanlar dışında hayır.

O halde algoritmanızı oluşturun, güvenin ve uygulayın.. Her başarısızlıkla o algoritmayı güncelleyecek ve bir süre sonra en iyiye ulaşacaksınız.

Sevgiyle..